parasol'e özel arama kutusu

18.9.09

o mu bu mu?

sabah 9 da kalktınız. evden çıktınız. 5 dakika yürüdünüz. elinizdeki anahtar ile kapıyı açtınız. etrafa şöyle bir göz attınız. megafonadan çaycıya seslendiniz. "bir çay" dediniz. yoldan aldığınız poğaça paketini açtınız. o sırada 2 dk uzaklıktaki çay ocağından çay geldi. yediniz içtiniz. etraftaki dükkanlar yavaş yavaş canlanmaya başladı. onlarda sizin yaptıklarınızı yaptılar. içlerinden sevdiklerinize gunaydın dediniz. sevmediklerinizi görmezden geldiniz. biraz gazete okudunuz. 1 saat geçti. içeriye erken uyanmış olan bir kaç kişi girdi. bir kaç fiyat sordular. sonra teşekkür ettiler. 2 saat geçti. 3 saat geçti. öğlen sıcağı bastırdı. uykunuz geldi. bir kaç esnediniz. 4 saat geçti. 5 saat geçti. 2 kişiye satış yaptınız. 6 saat geçti. 3 dk ötedeki dönerciden sandviç söylediniz. karşı komşu geldi. çay ocağından türk kahvesi söyleyip diğer komşunun aşk hayatı ile ilgili dedikodu yaptınız. 7 saat geçti. 8 saat geçti. 9 saat geçti. denizden dönenler turlamaya başladı. sokak biraz hareketlendi. 3 satış yaptınız. 10 saat geçti. büfeden kaşarlı tost ve ayran söylediniz. çaprazdaki komşu ile tostları yiyip karşı komşunun kocası ile ilgili dedikodu yaptınız. 11 saat geçti. 12 saat geçti. 13 saat geçti. saat 22.00. 2 saat kaldı. 5 satış yaptınız. 14 saat geçti. yoldan geçen süper mini etekli ve ince topuklu hatunları süzdünüz. yan komşu ile göz göze geldiniz. alaycı bir gülümseme belirdi yüzünüzde. 15 saat geçti. anahtarları çantadan çıkardınız. kapıyı kilitlediniz. diğer komşular ile 2 dk ötedeki bara gittiniz. 3 bira içtiniz. 17 saat geçti. 5 dk uzaklıktaki evinize gittiniz. 6 ay her gün aynı şeyleri yaptınız. sezonu tapi kapattınız. 6 ay size kaldı. biraz evde takıldınız. biraz istanbula gittiniz. biraz ailenizi ziyaret ettiniz. ve sonra tekrar 9 da kalkıp kapıyı açtınız.

böyle hayatlar var. durağan, zamanı öldüren. tercih meselesi. kaçış durumları. tembellik çekimi. postmodern dünyadan el ayak çekme durumları.

siz ne isterdiniz. bunu mu yoksa şimdikini mi?

2 comments:

FUNdy said...

Bırak onlar da varolsunlar kardesim...:)

indis said...

olsunlar tabii.. böyle hayatlar da var dedim sadece ayol!