parasol'e özel arama kutusu

26.5.07

Bİ KEZ DAHA GORECKİ

All Ive known
All Ive done
All Ive felt was leading to this
Wanna stay right here
til the end of time till the earth stops turning
Im gonna love you till the seas run dry


geçen yaz deniz kıyısında i-pod umda bilmem kaç kez dinledim... sadece geri dönmeyi düşünerek... döndüğümde bi görüntü var aklımda söyliycem sonra. bazı şarkılar var dinlediğim anda o geçmiş zaman duygusunu aynen yaşatıyo. işte bu şarkıda onlardan biri. şimdi çaldı eksen de ve ben tekrar söylüyorum, taaaaaaa içimden gelerek. tereddütsüz.

25.5.07

DENİZ

denize gitmek istiyorum. yaz kış denize gitmek istiyorum. bütün hayatım deniz kıyısında geçti. taa ki üniversite bitinceye kadar. 7 yaşımdan beri her yaz 4 ay denize girdim. o kadar olağan bi durumdu ki o zamanlar. ege de büyüyüp egeli olanlar bilir bunun ne demek olduğunu. şimdi düşünüyorum da ne kadar şanslıymışım ama hiç kıymetini bilememişim. müthiş bi yerde büyüdüm ben, ama o zamanlar sıkıntıdan ne yapacağımızı şaşırırdık. işte o müthiş yer şimdi olsa, bu yaşımda. her gün denize gitsem. hiç bi yerde bi daha rastlamadığım soğukluktaki buz gibi ve pırıl pırıl denize atsam kendimi. yüzsem dubaya kadar. dalıp dipten gitsem bi süre. bi düz takla- bi ters takla.. (küçükken 3-5 kişi denizde birbirimize taklalarımızı gösterirdik.. bak bak ela oldu mu die..) sonra karnımız çok acıksa pide yesek.. sonra kıyıda yatsak, herkesten gizlediğimizi sandığımız sevgillilerimizle gizliden el tutuşsak.. (şimdi düşünüyorum da ne komikmişiz yani çaktırmadığımızı sanarak). sonra servis vakti gelse 4 30. ne kadar da umarsımışız. kafa bi dunya gerçek manada. ne kadar da güzelmişiz hepimiz...

şimdi gitmek için bi ton uçak bileti parası harcamanın yanında sadece hafta sonu gibi küçük bi zaman dilimine sıkıştırmak zorunda kalıyorum denizi. eskiden motora biner her hafta sonu ayvalık a giderdik. bu da başka bi macera bütünüyle. diyceğim o dur ki deniz çağırmakta beni. önümüzdeki hafta sonuna belki.

23.5.07

AKSİYON ZAMANI

en son bunu düşündüğümde master yapmaya karar vererek gözüm kapalı kayıt olmaya gitmiştim. kendi kendime hayat bu mudur, yeni şeyler öğrenmiycek miyim ben, aman da ne sıkıcı diye düşünürken karşıma çıkıvermişti yapmak istediğim şey. iyi ki de çıkmış her ne kadar çok çok daha tatmin edici olması gerekiyorsa da memnunum seçtiğim programdan. yep yeni bi dünya açıldı önüme. şimdi artık dersler bitti ve tez zamanı.. ee yine durağan bi süreç başladı yani.. 3-5 hafta hiçbi şi yapmadan oturdum belki de çok daha fazla hatırlamıyorum. şimdi yine bi şiler yapma zamanı... hadi aksiyon diyo içim.. neler yapmak istiyorum bu yaz : (yazıyım da yaz sonunda bakarım olmuş mu die) :
1-fransızca dersi almak
2-az biraz spor yapmak
3-hafta sonları denize gitmek
4-her gece yatarken kitap okumak
5-tüm konserlere gitmek (sevdiklerimin tabii)
6-sitenin tüm istanbul da duyulması
7-tez için bi şi ler bulabilmek
8-venedik bienaline gitmek
9-londra da ki damien hirst sergisine gitmek
10-new york a gitmek
11-1 hafta kaş ta tatil yapmak
12-5 kg vermek

not: yazsam daha yazıcam amanın açmışım.. 8,9,10 ve 12 arzusal boyutta, dilek olarak kalabilirler.

21.5.07

THE CHEMICALS BETWEEN US

bush'un "the chemicals between us" şarkısı çalmakta radyomuzda. iki insan arasında kimyadan daha heyecan verici bi şi yok die düşündüm. kimyanızın tutmadığı insana, ne kadar çok severseniz sevin, dokunma arzusu duymazsınız, hatta bu türden bi zorunluluk olursa içten içe rahatsız eder bu his sizi. bazen de şöyle olur. hiç tanımazsınız, bilmezsiniz karşınızdakini daha 1 saat olmuştur tanışalı ama kimyasal etkileşim öyle yoğundur ki sanki uzun zamandır tanıyormuşçasına dokunursunuz karşınızdakine. bazı zamanlarda ise ilk etapta kimyanızın uyuşucağını tahmin etmediğiniz birisine zaman geçtikçe ve karşınızdakini tanıdıkça ilgi duyarsınız. o kişinin size düşünsel olarak sağladığı tatmin kimyasal uyumu da katar içine. kadın ve erkek arasındaki kimyanın müthiş bir durum olduğunu düşünüyorum. neden x e karşı karşı koyulmaz bir çekim duyarım da y ye karşı kılım kıpırdamaz. kimyanızın tuttuğunu bırakmayın !! aramızdaki kimyasallar demek istiyorum. kimyasal çekimin türlerini ilişkilere bağlamak çok mümkün bu arada.

her ne kadar bush benim favori gruplarımdan biri olmasa da "mouth" (ki süper süper şarkıdır, çok etkileyicidir, içinde kendinizi buluverirsiniz" bi de "swallowed" var, bi tane daha vardı şu an adı aklıma gelmiyo..