parasol'e özel arama kutusu

11.11.06

bu yukarda gördüğünüz karmaşık şey benim makyaj çantam... karnıyarık şeklinde açılan modeli ile fermuarından kurtulduğunda içindekileri zaptedemeyen bi tasarımı var, ama yarım ay şeklindeki çantalar içinde bir şey bulamamaktansa, herşeyini döken saçan ve içi dışı bir bi çanta olmasından memnunum... bakıldığında sebepsiz yere alınmış 3 adet aynı renk allık, 5 adet aynı renk kalem, 2 adet siyah rimel bulmak mümkün... neden bu müsriflik meydana geliyo bilmiyorum ama bu önüne geçilemez bi sahip olma hissi.... kadınların makyaj tutkusu irdelenesi bir konu yani .. aslında boyanmak fikri çok acayip.. rengarenk kimyasalların yüze sürülmesi .... ama bende makyaj yapma konusunda tutkulu bir durum var.. zaten sevdiğim hangi şeye karşı tutkulu diilim ki..... ama esas konu iki kadının bir araya gelip de makyaj çantalarını açtığında neler olduğu... mekan önemli diil.. bi kez çanta açıldımıydı artık olanlar oluyoo. .. bi kebapçıda mesala.... birbirlerine allık sürüp, far değiş tokuş edip, ruj tazeleme işlemi o an orada gerçekleşiyo.. sonra sorular başlıyo " bunun markası ne, hangi rimel daha iyi, 3 lü far mı daha ekonomik tekli mi, glos mu ruj mu??" sonra birdenbire bi bakıyosunuz ki kadınlar pür makyaj hatta alkolün etkisiyle biraz fazla makyaj.. sonra kendi aralarında dünyevi meselelerden bahseden erkekler dönüp bi bakıyolar ki kadınlar boyalı.. tabii bu önüne geçilememiş arzusal duruma hayret ediyorlar ve şöyle bi soru geliyo.. " ee allığın biraz fazla olmamış mı??"

No comments: