parasol'e özel arama kutusu

26.8.10

dediğimi yap, yaptığımı yapma!!

estetik kaygısı deyip de cır cır dır dır konuştuktan sonra, son zamanlarda hangi manyaklıklar peşinde olduğumu söylemeden edemeyeceğim. öncelikle yaklaşık 2.5 haftadır karnım bir an için bile olsun doymadı. sonunda 5 kg verdim, sonra hadi bir adım daha atayım ve spora da başlayım demez miyim. hemen tenis hocası aktive edildi. eve bir bisiklet alındı ve "sapkın zihniyetlerin takıntılı halleri " adlı kısa dizi yayına girmiş bulundu. aslında herkesin de bildiği gibi herşey zihinde bitiyor. ben ona "yeme" dedim o yemedi, "spor yap" dedim spora başladı. allah sizi inandırsın dün akşam kebapçıda yenen bir yemekte önümden etler, pideler, tatlılar, dondurmalar geçip gitti ve ben hiçbirine yüz vermedim, ama öyle içim giderek değil, gerçekten hiç içim istemeyerek. klişelere referans yapmak gerekirse, isteyince oluyor diyebilir miyiz? valla bazen oluyor bazen de olmuyor. tamamen çevre şartları ile de ilgili bir durum.bayramda bir hafta kaş'ta olacağım ve plajlarda aç aç salınacağım. benden size tavsiye ne isterseniz onu yapın :)

sapkın zihniyet notu: geçen akşam o 2 şişe şarabı içmiycektik, şimdi onların kalorisini ben atana kadar 2 saat daha fazla bisiklet çevirmeliyim!!

No comments: