parasol'e özel arama kutusu

23.3.09

ANA KUCAĞI- BABA OCAĞI

ben 11 yaşında, süper- müthiş- şahane- bi eğitim alabilmek uğruna yabancı bir özel okula gitmek sureti ile yatılı okumak zorunda kaldım. hayatımın en en kabus günleri o günlerdi... en az 4 sene boyunca ki düşünürseniz orta 3 öğrencisi iken bile- pazar günleri ağlayarak ki ne ağlamak evden ayrıldım. lojmandaki diğer çocuklar güle oynaya annelerine el sallarken ben deli gibi anneme sarılır, beni gelip ayırmalarını ve servise tıklamalarını beklerdim. sonradan öğreniyorum ki, pazar günleri beni uğurladıktan sonra annem sinir krizleri geçirirmiş. şimdi burada ailesine çok düşkün bir insan olduğum anlaşılmasın... 11 yaşından sonra şu yaşıma kadar sadece 3 yıl annemlerle yaşadım ve bu da hiç eğlenceli değildi... hiç bir zaman anlaşamadım çünkü kendileri ile.... ama burada esas konu şu.. son aylarda annemlere gittiğimde çok mutlu oluyor ve orada bir gece olsun kalmaktan acayip zevk alıyorum. bu hafta sonu da bir gece orada kaldım, ertesi sabah işim olduğu için kalma şartı olarak "eğer 9 da kahvaltı hazır olursa kalırım" dedim. (halbuki her halükarda kalıcaktım aslında). onlarda hemen kabul ettiler, ertesi sabah annem 8 de kalkmış (kendisi kesinlikle bu saatte kalkmaz), babam ise çoktan simitlerimizi almaya gitmişti bile... anne ve babamla halen hiç anlaşamam ama ne olursa olsun karşılıksız sevgi alacağınız tek yer ana kucağı- baba ocağıdır. onlar size her durumda kucak açar ve bağrına basar. yehuuuuuuu......

6 comments:

Anonymous said...

olayda suistimal mi var nedir anlayamadim

indis said...

kimin suistimali anne babanın mı yoksa çocukcağızın mı? bence karşılıksız sevgi var ve bu suistimal olarak da tanımlanabilir ama iyi niyetlli bir tanımlama olmayacağını düşünürüm o zaman. şunu da eklemeliyim belki... ne olursa olsun benim de onlara olan sevgim karşılıksızdır.

Anonymous said...

Karşılıksız olması tek taraflı bence. Anneler babalar çocuk yapmaya karar verdiklerinde ömür boyu bir sorumluluk alacaklarının önce hem farkında hem de farkında olmasalar da çocuk olduktan sonra karşılıksız sevgiye prangalanıyorlar. Çocuklar da ara ara bu pranganın farkındalığı ile sömürüye başlıyorlar. Ama ara ara diyorum, dikkatini çekerim. Nedeni çok basit, senin de yazdığın üzere ana baba kucağı seni tek teselli eden yer. Ancak istisnalar var tabii, ama kaideyi bozmuyorlar biliyorsun.

indis said...

sen seninkiler ile ilgili ne düşünüyorsun?

Anonymous said...

Cocuklugumdan mi yoksa ergenlik cagimdan mi baslayayim anlatmaya? Uzun deri koltuk yoksa anlatmam. Sirt ustu mu uzanayim yuz ustu mu? Ama yuz ustu olursa masaj stili olur, ben iyisi mi sirt ustu uzanayim. Senin koltuk ne renkti pardon?

indis said...

"yemezler" demişsin belli ki... ama böyle kendinden bahsetmeden sadece yorumculuk olmaz. koltuk desenli, çok renkli, bu da blogumdan beeelli..

hangi çağından üzerinde izleri varsa o çağdan başla..